‘’Rusya’nın Akdeniz’de Bu Kadar Etkin Olabildiği Bir Süreç Tarih Boyunca Görülmemiştir’’

‘’Rusya’nın Akdeniz’de Bu Kadar Etkin Olabildiği Bir Süreç Tarih Boyunca Görülmemiştir’’

BURA’nın İNSAMER işbirliğiyle organize ettiği “İslam Coğrafyasını Anlamak” başlıklı atölye çalışmasının 5. ve son oturumu “Ukrayna’dan Suriye’ye Rusya Politikaları ve Müslümanlar” konusu üzerine yapıldı. İnsamer araştırmacılarından Burak Çalışkan’ın gerçekleştirdiği sunumda katılımcılar soru ve yorumları ile katkı sundular. Atölyenin son oturumunda son yıllarda İslam Coğrafyası üzerine çok aktif bir politika izleyen Rusya’nın ortaya çıkışı, Ukrayna ve Suriye krizleri ile geleceğe dair olasılıklar konuşuldu.

Sovyetler Birliği’nin dağılması ile farklı iç ve dış politikalar arasında makas değiştiren Rusya’yı anlamak için 1990’lı yılların iyi bilinmesi gerekiyor. Putin gelene kadar ortaya çıkan dağınık yapı, Putin’den sonra toparlanmış ve içerde çözüm dışarıda uzlaşı politikası temel ilke olmuştur. Bu dönemden sonra sırasıyla iç ve çevre meselelerini halleden Rusya’nın son yıllarda daha uzak coğrafyalarda askeri ve siyasi olarak varlık göstermesi aşamalı olarak gerçekleşen bir stratejinin sonucudur. Kronik sorunlarını hallettikten sonra 2008 yılının Rusya açısından önemli bir milat olduğunu vurgulayan Burak Çalışkan’a göre, bu yılda toplanan milli güvenlik kurulunun aldığı kararlara bakılırsa Rusya’nın başta çevre ülkeler olmak üzere dış politikasının nasıl değiştiği görülebilir.

Gürcistan sınırlarında bulunan Abhazya ve Güney Osetya olaylarına dahil olan Rusya, sonrasında Kırım ve Doğu Ukrayna’da fiilen varlık göstermiştir. Suriye krizinin patlak vermesinden sonra ise, yakın çevresini güvence altına almış bir aktör olarak kendisinden uzak bir bölge olan Suriye ve Akdeniz’de etkinliğini kademeli olarak arttırmıştır. Rusya’nın savaşı kendi topraklarından uzaklaştırma ve klasikleşen sıcak denizlere inme hedeflerine değinen Burak Çalışkan, tarih boyunca Akdeniz’de bu kadar etkin bir Rusya görülmediğini ifade ettikten sonra bunun ilerisi için ciddi meselelere yol açabileceğini vurguladı.

Rusya’da yaşayan Müslüman nüfus, Rusya – İran ilişkileri, Rusya ve Orta Asya ülkeleri konularının da işlendiği “İslam Coğrafyasını Anlamak” atölye çalışmasının son oturumu, soru-cevap kısmı ile tamamlandı.

1. Oturum Haberi – “Türkiye Hapşırırsa Balkanlar Nezle Olur!”

2. Oturum Haberi – “Güney Asya’da Sınırlar ve Sorunlar Kolonyalizm Mirasıdır’’

3. Oturum Haberi – “Aralarındaki Rekabete Rağmen İran ve Suudi Arabistan Savaştırılmaz!”

4. Oturum Haberi – ‘’Afrika Medeniyeti Diye Bir Medeniyet Olabilir mi?’’