Özel sektör, akademi ve kamudaki çalışma koşullarının, farklarının, olumlu ve olumsuz yönlerinin masaya yatırıldığı “Kararını Verdin Mi?” başlıklı panel, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hayri Tongarlak‘ın moderatörlüğünde Albert Long Hall’de gerçekleşti. Panelde konuşmacı olarak; İstanbul Şehir Üniversitesi Ekonomi Bölüm Başkanı, Eski Merkez Bankası PPK Üyesi Prof. Dr. Ahmet Faruk Aysan, İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi, Eski İstanbul Ticaret Odası Başkanı Doç. Dr. Murat Yalçıntaş ve TPİC Genel Müdürü, Eski Öztürk Grup CEO’su Ahmet Türkoğlu yer aldı. Öğrenci ve mezunların yoğun katılımıyla gerçekleşen panelde tecrübeli yöneticiler, öğrencilerin meslek seçimi ve karar vermeyle alakalı sorularını yanıtladı.

Geçmişteki tecrübelerinden ve iş hayatından bahsederek söze başlayan Murat Yalçıntaş, herkesin kendi karakterini tanımakla işe başlaması gerektiğini söyledi. Kişi birçok alanda aktif ve verimli bir çalışma ortaya koyabilir. Fakat asıl olan o kişinin kendi karakterine uygun ve mutlu olabileceği bir meslekte çalışmasıdır. Mutlaka herkesin sevdiği bir işte çalışması gerektiğini söyleyen Yalçıntaş, sevmediği işte çalışan insanların başarılı olma ihtimalinin çok düşük olduğunun altını çizdi.

3. Sanayi Devrimi’ni geride bırakıp 4. Sanayi Devrimi’ne doğru yol alan küresel ekonomi anlayışının gençler için büyük bir şans olduğunu ifade eden Murat Yalçıntaş, girişimcilik ruhunun enerjisiyle birçok alanda toplumsal fayda üretilebileceğini ifade etti. Bu minvalde, girişimcilerin yeni fikir üretme, riski sevme, belirsizlikten korkmama, ve mücadeleye hazır olma gibi özelliklerinin önümüzdeki dönemde çok daha değerli hale geleceğini vurguladı.

Sahip olduğu özel sektör ve kamu tecrübesine dayanarak kamu-özel sektör karşılaştırması yapan Ahmet Türkoğlu, konuşmasında kamunun son yıllarda oldukça büyüdüğüne değindi. Yıllar önce üniversitedeyken hiçbir arkadaşının Ankara’da çalışmaya ilgi duymadığını ifade eden Türkoğlu, şu anda Ankara’da çalışmakta olan Boğaziçi mezunu sayısının geçmişe oranla oldukça yüksek olduğunu söyledi.

Kamuda çalışırken ülkeye hizmet etme duygusunun esas olduğuna değinen Türkoğlu, böyle bir arayışta olan ve yaptığı işle devletine ve kamu yararına hizmeti temel endişe olarak kabul eden kişilerin hiç çekinmeden kamuyu tercih edebileceğini söyledi. Üst düzey yöneticilik söz konusu olduğunda özel sektöre nispeten kamunun daha az avantajlı olduğunu ifade etti. Türkoğlu, buna rağmen birçok insanın özel sektörden kamuya geçiş yaptığını, bu kişilerin belli bir bilinç ve hizmet etme şuuruyla böyle bir değişiklik içine gittiğini dile getirdi.

Daha sonra konuşmasını gerçekleştiren Ahmet Faruk Aysan, bireylerin meslek seçimi yaparken iş kollarını tanıması kadar kendilerini tanımalarının da çok önemli olduğunu söyledi. Meslek seçimi kararının aile veya toplum baskısıyla değil, her kişisin kendi iradesiyle yapılması gerekiğini savunan Aysan, bununla beraber esas olanın insanın işini güzel yapmasının olduğunu söyledi.

Akademisyenlik özelinde öğrencilere tavsiyelerde bulunan Aysan, bir akademisyenin entelektüel anlamda kendisini ilerletmeyi sevmesinin gerektiğinin altını çizdi. Diğer mesleklere göre daha özgür bir hayat sunan akademisyenlik mesleğini yapacak kişilerin uluslararası niteliğinin olmasının hayati olduğuna değindi.

Kapanış konuşmasını yapan BURA Yönetim Kurulu Başkanı Oruç Baba İnan, her kararın kıymetinin kendi varsayımlarında olduğunu söyledi. Hangi varsayımla bir kararı veriyoruz? Bu para, aile veya toplum için olabilir. Esas olan bu varsayımların içinde rahmet içermesidir. Bu şekilde karar vermenin daha faydalı olacağını belirten İnan, katılımcılara teşekkür ederken, “BURA olarak salih ameller yuvası olmaya çalışıyoruz, bizi izlemeye devam edin” mesajını verdi.

Paylaş!